Osmanlı kültürünün Avrupa serüveniCumhuriyet, 06.04.2012
Osmanlı kültürünün Avrupa serüveni
Nurhan Atasoy ve Lale Uluç’tan dev bir eser:
Yıllar sonra, Nuruosmaniye Caddesi’ndeki eski Milliyet binasına gidecek olmak beni heyecanlandırmadı desem yalan olur! Gitmek zorundaydım çünkü birikimine ve çalışkanlığına hayran olduÄŸum Nurhan Atasoy ile Lale Uluç’un ortak çalışması “Osmanlı Kültürünün Avrupa’daki Yansımaları: 1453-1699” adlı dev eserin tanıtımı buradaki “Armaggan”da yapılacaktı.
KorktuÄŸum başıma gelmedi. Eski Milliyet binası yerine yükselen müthiÅŸ görkemli, her katında Türk-Osmanlı etkilerini çaÄŸdaÅŸ estetikle buluÅŸturan ürünlerin satışına yer veren, bir katında sanat galerisi, son katında enfes bir lokanta barındıran bu mekânda, gazete izine rastlamak imkânsızdı. Eski yapıdan sadece mimar Maruf Önal’ın o güzelim spiral merdiveni muhafaza edilmiÅŸti. Burnumun direÄŸi azıcık sızladı… Ve kendimi derhal konferans salonuna attım.
Görsel ve zihinsel bir ÅŸölen
Prof. Dr. Nurhan Atasoy ve Dr. Lale Uluç’un “Osmanlı Kültürünün Avrupa’daki Yansımaları: 1453-1699” kitabı, 14 Avrupa ülkesinde 6 yılı aÅŸkın süreyle yapılan araÅŸtırmanın sonuçlarını içeriyor. Ä°ki uzman adeta iÄŸneyle kuyu kazmışlar. Müze depoları, koleksiyonlar, arÅŸivler, belgeler, yayınlar, yeniden elden geçerken, farklı dillerden çevirmenler hizmete koÅŸmuÅŸ...
Erken modern dönem Avrupa’sında yoÄŸunlaÅŸan politik, diplomatik ve ticari iliÅŸkilerle, Avrupa’ya ulaÅŸan Osmanlı maddi kültürünün yansımalarını konu alıyor. Kitap Eflak, BoÄŸdan, Erdel (Transilvanya) gibi Osmanlı’ya baÄŸlı özerk prenslikleri de kapsıyor, ancak Avrupa’daki Osmanlı hukuk sistemine tabi olan fethedilmiÅŸ toprakları kapsamıyor…
Turkish Cultural Foundation’ın (Türk Kültür Vakfı) katkılarıyla Armaggan Yayınları tarafından yayımlandı; Ä°ngilizce ve Türkçe baskıları eÅŸzamanlı yapıldı.
Vakıf BaÅŸkanı Yalçın Ayaslı’nın deyiÅŸiyle tam bir “görsel ve zihinsel ÅŸölen”.
Bu ÅŸölen, sayfalar boyu 400 fotoÄŸrafla taçlanıyor.
Lady’nin mendilleri; ÅŸövalyenin miÄŸferi
Ä°stanbul’un fethi 1453 ile son Viyana kuÅŸatmasının ardından Osmanlı’nın Avrupa devletlerinin gözünde artık yenilebilir olduÄŸu Karlofça AntlaÅŸması (1699) arasındaki dönemdeyiz… Yazarlar bu dönemde, Hıristiyan Batı’nın gözünde Müslüman Osmanlı’nın ötekileÅŸtirildiÄŸini, korkulan düÅŸman bellendiÄŸini belirterek ama yine de ticaretin sürdürüldüÄŸünün, saygı ve hayranlık duyulduÄŸunun altını çiziyor.
Ä°ÅŸte o saygı ve hayranlıktır ki, Transilvanya ya da Macar lady’lerin, Fransız düÅŸeslerin ellerine “Türk iÅŸi”- “ Türk nakışı” mediller; ÅŸövalyelerin baÅŸlarına Osmanlı miÄŸferi yakıştırıyor. Ä°ngiliz ya da Ä°talyan asilleri, en ünlü tablolarında Türk halısını mutlak kullanır oluyor. Papalar, krallar, prensler arabesk motifli giysilerle resmediliyor. Batılı soylular birbirine armaÄŸan vermeye gelince seçimlerini Osmanlı çizgilerinden ve eÅŸyalarından yana yapıyor.
KumaÅŸlar, iÅŸlemeler, halılar, çiniler, mücevherler, silahlar, miÄŸferler, müzik aletleri, kitap ciltleri, ahÅŸap iÅŸleri… Çiçek, bitki, hilal simgesi, arabesk motifler… Ä°lginç olan, bunlar sadece DoÄŸu’dan Batı’ya gitmiÅŸ iÅŸler deÄŸil… Bunlardan, Osmanlı modellerinden esinlenerek Batı, kendi üretimini de yapmış… Örnekleri sonsuz…
Ä°ngiltere’de ve Portekiz’de 16. yüzyılda üretilmiÅŸ “UÅŸak halıları” enfes… Ä°sveç’in güneyinde Jamtland’da Marby Kilisesi’nde gün ışığına çıkarılan ejder ve Zümrüdü Anka kuÅŸu motifli halı (ki Avrupa’da bulunan hayvan motifli iki Anadolu halısından biriymiÅŸ) görülecek bir ÅŸey…
Yazarlara göre, Osmanlı’nın gerileme dönemiyle birlikte Batı’nın algısından “hayranlık” yok olacak, yerini “yaygın aÅŸağılama” alacaktır. Daha sonra 18. yüzyıldaki “Turquerie” akımı ise gerçeklerden çok Batılının hayallerini süsleyen “egzotik DoÄŸu”dan kaynaklanacaktır. Ä°kisi arasında Ä°ngiliz elçisi Sir John Finch’in (öl. 1682) ÅŸu sözü var: “Zenginlik için Hindistan’a, eÄŸitim için Avrupa’ya gidilir. Ama imparatorluk ÅŸaÅŸaası görebilmek için ancak Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu’na gidilebilir.”
KeÅŸke, keÅŸke ÅŸaÅŸaa ile yetinmeselerdi demek geliyor insanın içinden.
Bu dev esere emeÄŸi geçenleri kutluyorum.